30 Haziran 2012 Cumartesi

Görmek İstemesek De Bazen...




Evet, istemesek de bazen. Bazen, görmek istemediklerimizi görmek zorunda kalıyoruz.

Bir düşündüm geçenlerde, bir şey bazen elimizde olmamasına rağmen sırf gidişatı beğenmediğimiz için çaba sarf etmekle harcıyoruz ömrümüzü. Bekleyemediğimiz için, sonucu bilmediğimiz, tevekkül edemediğimiz için. Hemen o an olması, sabrın zorluğunu yaşatmaması için. 

"Şimdi olsun!" diyoruz, "yarın değil". Ne var oysa? "Şimdi" dediğimiz ana kadar kaç yarın geçmiş haberimiz olmadan? 

Bilmiyoruz bazen bizim için hayırlı olacak olanı. Sonrasını ve hatta gidişini bile göremeyeceğimiz şeyler için ısrarlı bir istek içerisine giriyoruz. Bizi sevmeyen adamla evlenme hayalleri kuruyoruz, yapmaktan nefret edeceğimiz işleri alma hayalleri kuruyoruz, içinde bir gün huzur bulmayacağımız evde oturma hayalleri kuruyoruz, bir gün okula zevkle gitmemize neden olmayacak bölümlerde okuma hayalleri kuruyoruz. İstiyoruz ve istiyoruz. "Hayırlısı" demeden. Demeyi bilmeden.

O'nun kurduğu düzeni ve bize getireceklerini bekleyemiyoruz bazen. Ve kendimizi, değiştirmek istediğimiz boş şeyler uğruna üzüyoruz. Geriyoruz. 
Psikologlara bile gidiyoruz bazen. Onlar bir şeyleri değiştirebilecekmiş gibi. Ya da bizim değiştirmemize yardım edebileceklermiş gibi.

Oysa o durumda kaldığımız zaman, "ne yapabilirim?" demek yerine, "gerçekten bir şey yapmalı mıyım?" diyebilmeliyiz. Çünkü herşey elimizde değil. Elimizde olan kısmı için çaba sarf edip, geri kalanını O'nun takdirine bırakmayı bilmeliyiz.
Bu yüzden, birilerinin peşinde koşmak yerine, onu bekleyebilmeliyiz, çok beğendiğimiz o elbiseyi almak için varımızı yoğumuzu satacak noktaya gelmek yerine, başka bir şekilde de ona kavuşabileceğimizi hatırlayıp, önemli olanın onun bize yazılıp yazılmadığını düşünmemiz olmasını hatırlamalıyız. Bir iş başvurusunu yapıp, kabul edilmemizi beklerken sadece hayırlısı için dua edebilmeliyiz.

Görmek istemesek de bazen, bazen herşey elimizde değil. O'nun takdiriyle yaşıyoruz çünkü. Ve ona şükür ile tevekkül etmeyi bilmeliyiz. Vermedikleri için kendimizi paralamak yerine.