17 Eylül 2014 Çarşamba

Yeni bir Aşk: M5-V

Tam da dün Antalya havaalanı iç hatlardan İstanbul'a dönmeyi beklerken, bekleme bölümündeki D&R'a yönelmemle Adam Levine'in o iç gıcıklayan sesinden, bilmediğim bir şarkıyı duymam bir oldu. Belki de yıllardır hayal ettiğim o meşhur film sahnelerinden biri olan, fazlasıyla heyecanlı ve ani bir ilerlemeyle satış danışmanına "şu anda çalan albüm vıdı vıdının mı?" diyen, o müzikseverliği takdire şayan kızın oynadığı sahnedeki, o takdire şayan kız oldum sonunda. Muhtemelen anlamadınız ama önemli değil. Özetle, sesi duyar duymaz tam da bugünlerde internete düşmesini beklediğim albümün, interneti geçip yurdum raflarına bile geldiğini duymam bende çılgın bir mutluluk ve heyecan yarattı.

Son senelerde yıllardır ne yapsa heyecanla dinlediğim ama albümlerinden bir türlü istediğim zevki alamadığım bir sürü grup ve şarkıcı var. Bu yüzden Maroon 5'ın yeni albümü V için de çok umutlu değildim. Her ne kadar single olarak piyasaya önden sunulan Maps ve It Was Always You'yu çok sevmiş olsam da albümün devamının bu iki şarkıya denk gelmeye çalışan başka bir sürü şarkıdan oluştuğunu tahmin ediyordum.
Ki...

Maroon 5, benim Dance eğilimli Pop-Rock sever gönlümü mutluluktan coşturan bir albüm yaptı.

Albümü Maps'ten başlayarak dinlediğimde, ilk defa duymama rağmen hiçbir şarkıdan sıkılmadım. Hatta ilk defa duymama rağmen bazı şarkıları biter bitmez başa aldım. Bu nasıl bir şey böyle? Daha sadece bir günü beraber bitirdiğim albümden şimdiden 3-4 favorim var. Azılı favorilerim hatta. Şarkıları albümden, bilgisayardan, somutlaştığı yerlerden bir şekilde çıkarıp, peluş oyuncaklarmış gibi öldüresiye sarılmak istiyorum. Böyle bir coşku tam olarak.

Mağazada duyduğum şarkı aklıma kazınan ve bir günde deli gibi sevdiğim 4-5 parçanın ilki. Animals.


Ardından, benim gibi duygusal şarkılardan nefret eden birini bile sıkmayacak, "Unkiss me, untouch me, untake this heart..." diye giden o güzel, slow parça geliyor.

"Slow parça" lafından da nasıl nefret ederim, belli değil.



Sonra, şu an için albümdeki en favori parçam New Love var. Bu kadar sevmem üstüne bir de şarkıyı yazan ekipte  (One Republic solisti) Ryan Tedder'ın yer aldığını görünce hiç şaşırmadım. 
Beni fazlasıyla iyi tanıyanlar bilir, en sevdiğim iki gruptur Maroon 5 ve One Republic. Ve bu iki grubun M5'ın son iki albümünde birkaç şarkı için ortaklaşa emek vermesi beni ayrı bir mutlu ediyor. Ben onları seviyorum, onlar birbirini seviyor, "If I ever let you down... If I ever let you down... 
Forgive me!" diyen bu güzeller güzeli Yeni Aşk ortaya çıkıyor.
Hem de yepyeni, 1 günlük bir aşk.


Sonra Adam Levine, bu albümün genelinde olduğu gibi o meşhur kafa sesini sonuna kadar kullandığı Feelings ile volümü biraz daha arttırmaya teşvik ediyor.


Albüm, grubun Gwen Stefani ile yaptığı düetle sona eriyor.


Gwen Stefani ablamızı şahsen sevsem de (sanki nerden tanıştım da...) şarkılarına bayılmam. Burada da gayet bayık bir düet yapmışlar ama çekilmez olmamış en azından. Stefani-severleri yeterince çekmiş olabilir.

Albümün deluxe versiyonunda fazladan 3 şarkı daha var ama bu sefer öncesinde internetten indirip, albümü sonra almak yerine, direkt albümü aldığım için o şarkılarla ilgili henüz hiç fikrim yok. Ola da bu albümden sıkılmayı becerirsem, onları da bir şekilde dinlerim.

Ama sonunda, hiçbir şarkısından sıkılmayıp, yarısına bayıldığım, bittiğim bir albüm olmuş. Şu şarkı söylemeye hasta ruhum, Maroon 5 yeni albüm çıkardıkça seviniyor. Çünkü yeni Maroon 5 şarkıları demek, benim kendi kendime yaptığım kayıtlar repertuarına yeni şarkılar eklenmesi demek.

Özetle: Maroon 5, harika bir V. yapmış. VI'ya kadar içimiz rahat bekleyebiliriz, bu şarkılar bizi uzun süre götürür.